Cinepopularica: berkun oya sorgusuna yönelik arama sonuçları
berkun oya sorgusu için yayınlar alaka düzeyine göre sıralanmış olarak gösteriliyor. Tarihe göre sırala Tüm yayınları göster
berkun oya sorgusu için yayınlar alaka düzeyine göre sıralanmış olarak gösteriliyor. Tarihe göre sırala Tüm yayınları göster

14 Kasım 2020 Cumartesi

Bir Başkadır (2020)

4 dakika 45 saniye okuma süresi



Bir transferans meselesi


Bir Başkadır (2020) Öykü Karayel

Yeri geldiğinde, hem nalına hem mıhına vurduğum içerik çukuru Netflix, 2020'nin sonuna yaklaşırken yılın son kıyağını yaptı. Daha önce 2017'de BluTv için Masum dizisini yaratan Berkun Oya, bu defa Türkiye'nin değişik sosyal, ekonomik ve inanç sınıflarından insan hikayelerini anlattığı Bir Başkadır'la karşımızda. Başrollerinde Öykü Karayel, Fatih Artman, Defne Kayalar, Funda Eryiğit, Tülin Özen, Alican Yücesoy, Derya Karadaş ve Settar Tanrıöğen gibi oyuncuların yer aldığı proje, yayınlandığı gün içinde büyük ilgi yarattı. Haber siteleri, sözlükler, YouTube kanalları, sosyal medya hesapları bu diziden başka paylaşım yapmaz oldu. Projenin ilk bölümü, Netflix'i ikna edebilmek adına bizzat Berkun Oya tarafından finanse edilerek çekilmiş, hazır hale getirilmiş ve sonrasında devam edilmiş. İlk bölümdeki fazladan özen ve estetik biraz bundan kaynaklanıyor muhtemelen. Elimden geldiğince, sürprizleri kaçırmadan yazmaya gayret gösteriyorum. Politik ve sosyolojik olarak türlü cenahtan gelecek eleştirilere açık bir dizi olacak. Fakat dizinin, dramatik çatısındaki vurguyu başarılı bulduğumu belirterek başlamak isterim. İnsan ve onun değerleri söz konusu olduğunda, ne maneviyatın ne maddeciliğin ne de bilimin tek ve mutlak değerlendirme kriteri olabileceği konusunda cesur bir söylem ortaya konuyor. 

Bir Başkadır (2020) Fatih Artman Funda Eryiğit

Henüz ilk karesinde, puslu bir ormandaki çalıların ortasından kameraya yaklaşan Meryem (Öykü Karayel), dizinin merkezdeki karakteri. Yeşilçam filmlerindeki, iffetini korumayı temel görev sayan, ama bir yandan da bastırdığı hayallerinin esiri olan genç kadın figürü bu defa başörtülü bir karakter. Her bölümde yeni bir hikayenin anlatıldığı, yani epizodik bir dizi değil bu. Adeta birbirinin sağlaması, hatta panzehiri olan olan karakterler, her bölümde değişik bir vesileyle ön plana çıkıyor olsa da dizinin eksen karakteri kesinlikle Meryem. Tüm bölümleri bitirdiğimde, diğer karakterlerin analizi iyice berraklaştı. Berkun Oya'nın Meryem ve ağabeyi Yasin'le (Fatih Artman) oluşturduğu alt sınıf, inanç ve itikat dünyası panoramasını derli toplu buldum. Fakat anlatının ve hikayenin oldukça gecikmiş olduğunu düşündüm.  Bayat demiyorum, ama gecikmiş. Meryem karakterinin temsil ettiği, hocadan medet uman, aslen işçi sınıfına mensup olup egemen sınıflara tapınan Yeni Türkiye tipolojisi üzerine tespit yapılacak yılları çoktan geçtik. Ayrıca, Hoca temsili, dizide bir anlam teşkil etmiyor. Maneviyatın sembolü ya da psikiyatrın antitezi olarak zararsız bir örnek gibi kalıyor. Hoca'nın (Settar Tanrıöğren) aileye verdiği zararın üzeri örtülmüş.

Bir Başkadır (2020) Defne Kayalar

Beyaz yakalılar için Türkiye sosyolojisi olarak niteleyebileceğim dizide, Peri (Defne Kayalar) karakterindeki Beyaz Türk psikiyatr tipinin, daha önce Meryem gibi bir karakterle karşılaşmamış olması, ve hakikati hızla idrak etmesi oldukça sembolik. Meryem'le temasından sonra kendi cenahından sanarak sırlarını açtığı Gülbin'le (Tülin Özen) olan seanslarında, diyaloglar üzerinden her şeyi açık açık dile getiren Peri, ister istemez şablonlaşıyor. Diyaloglar kör göze parmak sokarak her şeyi yazıya döküyor. Diziyi görsel olarak geveze bir Nuri Bilge Ceylan filmine benzettim. Bu düzeyde yüksek bir görüntü kalitesi, bir nevi illüzyon yaratıyor. Biçim, içeriğin epey önüne geçip ondan rol çalıyor. Bu görsel atmosferin önemli bir görevi de Yeşilçam filmleriyle kurduğu bağlantılar. Eski ve Yeni Türkiye kırılmasının aslında hiç yaşanmadığını, Yeşilçam dünyasının zaten koca bir karakter illüzyonu olduğunu düşündürüyor. Bir Başkadır'ın Meryem'i, İrfan Tözüm'ün Hülya Avşar'lı Fazilet'i, Aile Şerefi filminin Itır Esen'li Zeynep'i ve daha birçok ruhen yakın örnektir. Kaldı ki seçilen mekan, ahşap bir yapıdır, temsilen semboliktir. Türkiye'de öteden beri değişen tek şey biraz makyajlanmış kent imajı, daha da sertleşmiş gelir adaletsizliği ve elbette muhafazakarlaşan Türkiye'nin sembolü olan başörtüsü. Dolayısıyla bitiş jeneriğindeki ''Eski Türkiye'' görüntüleri, estetik olmasından çok, dizinin düşünsel zeminine katkı sunması açısından mühim.

Bir Başkadır (2020) Öykü Karayel

Defne Kayalar'ın muhteşem oynadığı Peri karakteri bağlamında, elitizm ve Beyaz Türkler anlatısının yeni olmadığını söyledim. Berkun Oya, toplum kesitlerinden seçtiği örneklemlerden biri olan Beyaz Kürtler yoluyla, sinemamızda anımsadığım kadarıyla hiç vurgulanmamış bir alana da giriyor. Türkiye'nin lümpen yeni zengin tipolojisinden Muhafazakar Kürt Gülan (Derya Karadaş) ve onun Beyaz Türkler arasında iyi ''kamufle olmuş'' Beyaz Kürt kız kardeşi Gülbin (Tülin Özen), Türkiye'nin sinema camiası içinde film üreten Kürtlerin de nedense hiç kurcalamadığı tipler. Berkun Oya gibi iyi bir yazarın bu hikayeyi on yıldan uzun bir süre önce aklına düşürüp, çekim fırsatını yeni bulduğunu düşünmek istiyorum. Meryem'in ağabeyi Yasin üzerindeki komando vurgusu, başörtüsü ve yerel cemaatlerin etkisi gibi konular, 2002-2010 arasında yoğun olarak gündem olmuş, şu an konuşulduğunda üzerine yeni bir şey eklenemeyecek alanlar. Sanırım bugün, bu senaryoyu Netflix'e kabul ettirebilecek yazar sayısı bir elin parmaklarını geçemez.

Bir Başkadır (2020) Settar Tanrıöğen

Bir Başkadır, bir yeniden hatırlatma ve sanırım o meşhur kültür mozaiğine gönderme yapma gayesi güden bir dizi. Evimizi temizleyen, ofisimizde çay servisi yapan muhafazakâr alt sınıf kadın, bir boyutuyla fantastik bir karakter. Hem de en az Yüzüklerin Efendisi kadar fantastik. Peri'nin soğuk ve kitabi bir yüzle Meryem'e koyduğu tanıların, sezon finalinde yüzüğün tılsımına bağlanması ve ayrıca Meryem'in kameraya bakarak bir nevi veda etmesi Berkun Oya'nın yazıdaki ustalığının eseridir. Kameraya konuşan ya da bir şekilde bakan karakterin bu durumuna, dördüncü duvarı yıkmak derler. ''izlediklerinizin hepsi aslında rol icabı, hepsi drama'' demektir bu. Şayet Bir Başkadır'ın ikinci sezonu gelirse başka karakterlerle Fargo dizisinin yaptığı gibi başka bir hikaye izleyeceğimizi düşünüyorum. Meryem yine de bir süper kahraman olarak kalmaya devam edecek. 

Bloga abone olmayı unutmayın:)

#bir başkadır eleştirisi

Dizinin fragmanı

15 Ocak 2021 Cuma

Azizler (2021)

5 dakika okuma süresi


Öleyazanlar derneği


Azizler_Stuck Apart_Haluk Bilginer_Engin Günaydın

Yağmur ve Durul Taylan kardeşlerin Azizler adlı projesi bir yılı aşkın zamandır konuşuluyor. Hatta pandemi sonrası sinema açlığı içine girecek izleyici için, özellikle kadrosunun zenginliğiyle, bir ziyafet vaat ediyordu. Pandemi bitmez oldu. Bizzat sinema perdesi için anamorfik lenslerle, geniş ölçek çektikleri filmlerini maalesef Netflix yoluyla izleyiciyle buluşturdular. Maalesef diyorum, çünkü dijital bir ortamda hem görüntü de hem de seste ciddi kayıplar yaşanabiliyor, kaldı ki filmin yapım sonrası aşaması fazlaca uzun sürmüş, ciddi bir emek var. Durul Taylan bu filmin başlı başına bir izleme deneyimi olduğunu söylüyor, Yağmur Taylan, iyi ve kötünün ötesinde, izlediğimiz tüm yapımlardan farklı, özgün bir film yapma gayretinde olduklarını anlatıyordu. Filmin ciddi manada görsel bir hazzı var, her ne kadar konusu anlamında bazı filmlere benzetilmeye çalışılsa da (mesela The Big Lebowski) ciddi ciddi akla ziyan yakıştırmalar bunlar. Yönetmenlerin özgünlük iddiası kesinlikle tutarlı. Ancak filmin bilinç akışına ve duruma dayalı anlatısı bu özgünlüğü boşa çıkaracak denli gevşek. Birbiriyle kopuk ve yönetmenlerin tabiriyle psychedelic (saykodelik) ilişkiler kuran sahneler ve anlamsızca var olan karakterler birer parodi ve vodvil nesnesi olmaktan öte değil bana kalırsa.

Azizler_Stuck Apart_Haluk Bilginer_Engin Günaydın

Filmin konusu : Henüz izlemeyenler bu paragrafı okumayabilirler.

Bir ajansta post prodüksiyon özel efekt uzmanı olarak çalışan Aziz (Engin Günaydın), hem sevgilisi Burcu'yla (İrem Sak) hem de kendisine evinde huzur vermeyen yeğeni Caner'le (Göktuğ Yıldırım) sorun yumağı içindedir. Tek dileği yalnız kalıp iç sesini dinlemek olan Aziz'in eski tüfek iş arkadaşı Erbil (Haluk Bilginer) ise tam tersine herkesle yalnızlığını paylaşmak ister. Yıllar önce kaybettiği eşi Kamuran'la (Binnur Kaya) buzdolabının üzerine yapıştırdığı fotoğrafı aracılığıyla iletişim kuran Erbil, onun ölümünden kendisini sorumlu tutar ve bir şekilde ölebilmenin yollarını arar. Yalnız kalmak için formül arayan Aziz, zengin iş arkadaşı Alp'in  (Öner Erkan) gösteriş zaaflarını bilmeden de olsa kullanarak bir süre onun evinde kafasını dinler, ama sonunda Alp'in kendisine kurduğu gizli kameralı tuzağa düşecektir.

Azizler_Stuck Apart_Haluk Bilginer_Engin Günaydın

Bu filmin karakter düzleminde akrabalık kurabileceği bir örnek düşünecek olsam Aki Kaurismaki'nin Pidä huivista kiinni, Tatjana (Eşarbını sıkı tut Tatiana) filmi olabirdi. Karakterin bir anda varlık krizine yenik düşüp büyük bir gezintiye çıktığı, finalde ilk noktasına dönüp her şeye bıraktığı yerden devam ettiği karanlık bir komediydi ve izlediğim hiçbir filme benzemediği gibi Azizler'de eksik bulduğum ne varsa yerli yerine koyan cinsten eşsiz bir filmdi. Ya da Jaco Van Dormael'in Bay Hiçkimse'si çoklu karakter anlatısıyla bir nevi akrabalık kurabilir diye düşünebiliriz. Bunlar başka bahisler elbette. Taylan kardeşlerin filmindeki konuşkan, her an kendilerini açık eden karakterleri bir yanda, onlarla yan yana olan daha karikatürize ve amaçsız yazılmış karakterler diğer yanda dururken benzetme yapmak garip olur aslında. Mesela Fatih Artman'ın Cevdet karakteri, mesela bir noktaya kadar filmin merkezine kadar oturan sonra basit bir denyo şakasıyla rolüne veda eden küçük oyuncunun Caner karakteri. Filmin, ana akım komedi filmlerimizle bağı yok, bunu yadırgamıyorum, hatta rezil komedi anlayışımıza yeni bir yorumsa bunu aşırı önemsiyorum. Ancak tam olarak kesitler ve parodiler bütünü olması lezzetsiz bir tercih olmuş. Planes, Trains & Automobiles filmiyle ilgili yazıda Amerikan komedisinin yıllar içinde giderek varoluşçu kara komedilere evrildiğini ve beraberinde dünyadaki komedi anlayışını da buraya götürdüğünü yazmıştım. Azizler, işte bu düşüncemin kanlı canlı kanıtı, işleyemeyen bir tezahürü.

Azizler_Stuck Apart_Haluk Bilginer_Engin Günaydın

Senaryo ekibinde Yağmur ve Durul Taylan kardeşlerin yanı sıra adına rastladığımız Berkun Oya, geçen yılın son aylarına damga vuran Bir Başkadır dizisinin yaratıcısı. Dolayısıyla Netflix, filmi pazarlarken bu isimden de faydalandı. Bütündeki kopukluk nasıl olursa olsun, durumlar üzerinden kendisini var eden başarılı bir taraf var. Zaten sanırım Berkun Oya'nın kafasında bu proje önce bir dizi olarak belirmiş. Azizler, Amerikan kara komedi yapısını, çoklu karakterleri yine de bir şekilde finale kadar taşıyabiliyor. Çok beğenenler ve zaman kaybı olarak görenler şu ana kadar gördüğüm kadarıyla ''eh işte'' diyenlerden fazla. Bu iki kutuba bölünme meselesi, bahsettiğim karakter kopukluğuna rağmen parça parça akıcılık sağlanmasında gizli. Zaten bilincimize egemen olan Youtube aklı bizi fragmanlar ve kesitler izleyeme alıştırdı, bir de kadrodan beklenti var tabii. Yine bu vesileyle başka bir eleştiri konusu da bu muhteşem kadronun, başı sonu belli olmayan, absürt bir kara komedide harcandığı yönünde. İnsan düşünmeden edemiyor elbette. Haluk Bilginer ve Engin Günaydın ikilisi başrolde olmasaydı bu film, bırakın tartışılmayı, bir şekilde görünür olabilir miydi? Bana kalırsa akıcılığı daha doğrusu finale kadar merakı sağlayan tam da onların sahne illüzyonu. Ortada yine Taylan kardeşlerin eşsiz bir film örneği olan Küçük Kıyamet var. Sanki hiç böyle bir film yapılmamış gibi davranılıyor, çünkü star bir kadro yok orada. Azizler, pazarlama ve kadronun genişliğine karşın şakayla karışık, yer yer komiklik peşinde, komik olmaya çalışan diyalogları bazen mahçubiyet yaratan bir deneme. Vermeye çalışıp beceremediği sosyal medya mesajına ise değinmek bile istemiyorum.

Filmin müzikleri