Cronenberg'n kökleri
Cronenberg’in şiddet, cinsellik ve gizem eksenine oturttuğu
sinemasına psikanalizden dayanaklar arayıp durduk. Kimi zaman Cronenberg’in
dahi düşünmediği kadar fazla derinleştirdik meselemizi, fakat lafı bir yana
Cronenberg, filmlerinin böyle derinleştirilmesinden her zaman hoşnut
kalmıştır. Sanırım psikolojiyi bu kadar
deşmemize dayanamamış olacak ki, usta yönetmen meseleyi doğrudan karakterlerle
anlatmayı seçmiş. Tehlikeli İlişkiler’in
başrollerini Freud ve Jung paylaşıyor.
İsviçre’deki Burghölzli Kliniğine günün birinde ağır
nevrozlu bir hasta gelir. Sabina Spielrein (Keira Knightley) adlı bu kadını tedavi edecek kişi
ise dönemin gelecek vaat eden psikiyatristi Carl Justav Jung’ tur (Michael Fsssbender). Tedavi
yöntemlerini deneyen Jung’un o günlerde en fazla istediği şey ise Freud’la (Viggo Mortensen) tanışmak ve onun yöntemi hakkında daha fazla bilgi sahibi olmaktır. Freud’la
tanışan ve onun öğrencisi olmaya başlayan Jung bu sırada kliniğine hasta olarak
gelen psikiyatr Otto Gross’un (Vincent Cassel) düşüncelerinden oldukça etkilenir ve hastası olan
Sabina’yla ilişki yaşamaya başlar.
Cronenberg bu filmi bir Freud ve Jung filmi olarak
tasarlamışsa da film aslında Jung üzerinden ilerliyor ve onun düşüncelerinin
Cronenberg üzerinde daha fazla etkin olduğunu biliyoruz. Filmin konusu üzerinde
bu kadar durup filmin kendisiyle ilgilenmekten imtina etmemin basit bir sebebi
var ve bu sebep hiçbir psikanalitik sebep de barındırmıyor. Filmden anladığım şey şu oldu: Crononberg'e göre Freud iflah olmaz bir narsist, Jung ise öğrendiği her şeyi hastalarından öğrenmiş daimi bir öğrenci. Bu gibi açılımlara ihtiyacı ve boş vakti olan izleyici için eğlenceli olabilir.
Filmin Fragmanı