Clint Eastwood sinemasını izlemeye bu
filmle başlayan bir izleyici muhtemelen duygularına tercüman olacak romantik
prensi bulduğunu düşünecektir. Clint Eastwood’tan haberi olan herhangi biri
için ise durum hayli farklı. Erkeklik ikonu olarak nam salmış Eastwood, Robert James Waller'ın romanından uyarlanan filmde kadife bir aldatma! hikayesiyle karşımızda.
National Geographic için çalışan
fotoğrafçı Robert Kincaid (Clint Eastwood), Roseman Köprüsü’nü fotoğraflamak için Iowa eyaletine
gelir. Adres sormak üzere Francesca’yla (Meryl Streep) karşılaşır. Evli ve iki çocuğu olan
Francesca’nın eşi ve çocukları o sırada başka bir şehirde bulunan bir fuarı
ziyaret etmektedir. Robert ve Francesca bu dört günlük zaman içerisinde
hayatlarının aşkını yaşayacak, hayatın ve özgürlüğün anlamını sorgulayacaktır.
Kadife bir aldatma hikayesiyle neyi kastettiğimi,
hikayenin özetiyle biraz olsun anlatabilmişimdir umarım ve elbette daha fazlası
filmin kendisinde saklı. Filmin fikri oldukça tanıdık ve her daim güncel.
Mutluluğun, özgürlüğün, sadakatin ne olduğunu ilk kez bu filmde sorgulamıyoruz
elbette. Kendi gerçeğini kabullenmiş ve gelenekçi sayılabilecek bir kadının
zıtlıklarını filmin hızlı gelişen romantizmine kurban edecek denli kaba bir acelecilik sezdim
bu filmde. İnsana ait hiçbir duyguyu reddettiğim yok ama kuşkusuz kimi
duyguların gerçekliğini özellikle bir sinema filmi için sorgulama hakkımız var.
Meryl Streep filmin oyunculuk açısından kurtarıcısı desem
yeridir. Zaten uzun bir süre Robert ve Francesca karakteriyle ilerleyen filmde
Clint Eastwood’un durağan oyunculuğundan başka her şeye daha fazla dikkat
ediyor insan. Uzun sayılabilecek bir filmde karakter derinliği yeterince
sağlanamamış ve bunda Eastwood’un yetersiz oyunculuğunun da payı var. Bahsettiğim gibi sson derece aceleci bir karakter dönüşümü ve kadın hissiyatına sığ bir bakış var bu filmde. İnandırıcılık sorununu görmezden gelebilir ve ayrıntılara fazla takılmazsanız keyif alabileceğiniz bir film olabilir Yasak İlişki.